14 Haziran 2016 Salı

PS4 İÇİN GELİŞTİRİLEN YENİ SPIDER MAN OYUNU E3'TE TEASER İLE TANITILDI!

Uzun zamandır ortalıkta Spider Man için bir oyun geliştirildiği söyleniyordu. Denildiği gibi de çıktı Sony ve Insomiac işbirliği ile geliştirilen oyunun henüz ismi belli değil sadece PS4'e çıkacak oyundaki Spider Man kostüm detayı gerçekten ilginç.


Kollardaki siyah detaylar ve kostümün siyah ağları aynı bırakılmış. Bunun dışında robotik gözlerde Civil War'da gördüğümüz kostümün aynısı ama geri kalan kısımlara bakınca tamamının değiştiğini görüyorsunuz. Kostüm değiştirilebilir olacaktır oyunda ama başlangıç kostümünün bu gördüğümüz kostüm olmasını tahmin ediyoruz. Siz nasıl buldunuz yeni kostümü ve oyunu?Kim bilir belki de bu kostüm Spider Man Homecoming filminin ana kostümü olur ha? Teaser'ı izlemeyenler için 


Teaser'da açık dünya oynanış ve güzel grafikler görüyoruz. Spider Man'i de Yuri Lowenthal seslendiriyor. Yuri Lowenthal ismi tanıdık gelmediyse Ben 10 isimli animasyon dizisini seslendiren kişi kendisi. Oyunun ne zaman çıkacağı konusunda henüz net bir bilgi yok. 



Share:

13 Haziran 2016 Pazartesi

FUTBOL OYUNLARI TARİHİNDE BİR İLK

Fifa 17'nin çıkış tarihi ve ilk oynanış videosu yayınlanmıştı.Bu olaydan sonra bize harika bir haber vermeyi başardı EA.Normalde yaptığımız kariyer modu ikiye ayrılıyor.Teknik direktör ve oyuncu kariyeri olarak.Şimdi ise oyuncu kariyerine inanılmaz bir değişiklik geliyor.Hikaye modu olarak geçecek bu.Bunun hakkında harika bir video yayınlandı.Oyuncuyu sadece saha içinde değil saha dışında da kontrol edebileceğiz.Yani oyun bir-iki maç yapalım kaybeden öder olayından biraz daha çıkacak.Şimdiden herkeste büyük bir merak uyandırmaya başladı.Oyunun çıkış tarihi Avrupa'da 27 Eylül.Dünya genelinde ise iki gün sonra 29 Eylül.Oyunu kaçırmamanızı öneririm.


İşte o hikaye modunun harika videosu;


Share:

26 Mayıs 2016 Perşembe

E YUH YANİ KOSKOCA CAP'İ DÜŞÜRDÜĞÜNÜZ DURUMA BAKIN YUH!

Marvel da DC de sinemaya ve diziye çok yatırım yaptı bildiğiniz üzere.Bunun dışında iki firma da çizgi roman konusunda cidden istediği satışları yakalayamıyor.DC evreni Rebirth'ledi bildiğiniz üzere.Bundan daha önce de Marvel Secret Wars sonrası All New All Different adıyla yeni bir evren başlattı ve açıkçası işler de çok iyi gitmiyor.Thor titrini Jane Foster'a veriş sebebplerinin saçma oluşu,Avengers'ın üyelerini bile belirleyememiş olmaları,hala eski serilerden devam sağlama gibi ilginç ve saçma işler dönüyor Marvel Comics'de.Ama asıl saçmalığı şimdi söyleyeceğim ki gerçekten Marvel'ın yaptığı en saçma iş ve aldığı en saçma karar olduğundan emin olabiliriz.Steve Rogers Captain America olarak geri dönüyor.Bir şekilde serum tekrardan etkisini kazanıyor.
Captain America #1 sayısnıda ve inanılmaz saçma bir detay çıkıyor ortaya.Detay da değil ya yüzyılın en saçma Twist'i(!)


Captain America baştan beri Hydra imiş.Evet buraya kadar geldiyseniz şu an şok aşamasındasınız.Bundan sonraki aşamalar ise küfür ve Marvel'ı kötüleme aşamaları olacaktır büyük ihtimalle.Hani bu Hydra ajanı meselesi Hydra Captain'ı aldı serum etkisini tekrar kazandırdı,ona bişeyler endeksledi değil.Bildiğiniz çizgi roman boyunca flashbacklerle Captain'ın küçükken Hydra tarafından alınışı,nasıl super soldier serumunu aldığı falan verilmiş.Hatta bir yerde bir SHIELD ajanını tutup "Hail Hydra" diyor be!Yok artık !


Ya bu adam 2.Dünya Svaşı'nda America ismini alıyor çünkü Hydra'ya karşı savaşıyor,yıllarca nazi dövüyor,Hydra ajanlarını temizliyor,Illuminati üyesi iken Hydra tehlikesini düşünüyor,ulan adam Hitler'i dövdü Hitler'i aloo!Ya sen bana geliyorsun ve diyorsun ki sen yanlış biliyorsun senin savunduğun adam hep kötüydü,hep Hydra adına çalışıyordu.İki üç sayu sonra da aslında Hydra ajanı değildi açıklayabilirim diyeceksin ama nafile.Sen bunu yaptığında öldürdün Steve Rogers'ı.Şimdi de DC'nin Rebirth'ü üzerine Marvel NOW! serisini başlatıyorlar.E ne diyelim Marvel Comics daha ne kadar sıvayacaksınız cidden merak ediyoruz ?




Share:

18 Mayıs 2016 Çarşamba

ANİME İNCELEMESİ : BLOOD LAD

Merhaba yine ben. Yine bir anime incelemesi için sizin karşınızdayım. Uzun aralıklı kısa yazılarım arasına bir yazı daha eklemek için. Öncelikle şuradan başlayalım ''Neden Blood Lad?''. Çünkü yaptığım iki anime incelemesi de nispeten uzun ve çok bilinen animlerdi ve ben de kısa ve az bilinen bir animeye yelken açmak istedim. Bu yüzden bu 10.bölümlük klişe komedi animesini izledim ve sizin için inceledim. Belli şeyleri oturttuğumuzu düşünüyorum yani inceleme sırasını biliyorsunuz.


1-KENDİ DÜŞÜNCELERİM
Öncelikle bu animeyi izleyeli en fazla üç ay oldu önceden ismini dahi duymuşluğum yoktu ama arkadaşım bana absürd komedi türünü sevmemden dolayı bu animeyi önerdi. Şunu söylemeliyim ki bu anime klişe dolu klasik shonen animelerdeki(Naruto,Fairy Tail vb.) klişelerle dalga  geçmek için resmen klişeleri anime içine yaymışlar. Aksiyonu nir komedi animesi için yeterli olsa da bir aksiyon animesi de olmasından dolayı 'fiyasko'. Ayrıca birçok anime ve mangaya gönderme yaparken gönderme konusunda Gintama ile yarışabileceğini gösteriyor. Komedi olarak ise çok geride kalıyor. O konuda ne yazık ki Gintama'nın yanına bile yaklaşamaz. Bu arada animede gerçekten çok büyük bir Dragon Ball Z göndermesi var o an gülmekten gözümden yaş geliyordu.

2-HİKAYE VE KARAKTERLER
Her ne kadar hikaye içerisinde verilmese de baş karakterimiz Staz Doğu Şeytan Bölgesinin patronu olan bir otaku varmpirdir. Otaku yani insanların özellikle Japon'ların yaptığı manga,çizgi film,anime ve teknolojik eşyalara ilgisi var doğal olarak insanlar da hatta insanlara beslediği sevgi ve saygı da var diyebiliriz. Hikaye de bu noktada başlıyor. Patron Staz yardımcılarından bir haber alıyor : Şeytan Dünyasında bir insan görülmüş! Bu hayatında hiç insan görmemiş Staz'ın tabii ki de ilgisini çekiyor.(vampir geni de etkili oluyor.) Ancak Staz ve ekibi daha insanı kurtardıktan hemen sonra insan kızımız Fuyumi ölüyor ve hayalete dönüşüyor. Bu olayda hatası büyük olan Staz da Fuyumi'yi tekrar insan yapmaya söz veriyor. Hikaye kısaca böyle.

Asıl önemli olan ise karakterler. Doğal olarak bir komedi animesi, bir olay animesi değil karakterlere yoğunlaşmış. Zaten bu animede sevebileceğiniz birçok karakter var.İlk olarak ELBETTE.

STAZ

Staz bu animede en büyük komedi ve aksiyon unsuru gerek tepkileri gerek giyim kuşamı gerek çocukluk hikayesi ve güçleriyle sevilesi müthiş HARİKA bir karakter.ANCAK Staz bir vampir olmasına rağmen insanlara saygı duyan ve kültürlerini benimseyen bir vampir oldukça ironik ve iyi bir komedi malzemesi olabirmiş.Neyse...

YANAGİ FUYUMİ
Büyük göğüslü,şirin,biraz da aptal klasik anime kızı yani ama nedense anime sırasında akıp gidiyor kişilik özellikleri Dragon Ball Z sahnesindeki tepkisi için bile sevilebilir. Bu arada animedeki tek mantıklı düşünen  karakter de kendisi.

HYDRA BELL

Hydra Bell animede güçlü bir uzay büyücüsü. Gücü uzay ve zamanı büküp istediği zaman ve mekana gitmek bu yeteneğin sonsuz olasılığı var zaten animede de bu özelliğini iyi kullandığını görüyoruz. Sevin sevdirin. Stüdyonun ilginç çizim tekniğinden dolayı şaşı gözleriyle ünlü olmuştur.


BRAZ 
Bir animenin tüm havalı karakter ihtiyacını tek başına karşılayabilen komik mi komik,havalı mı havalı,zeki mi zeki karakterimiz Braz isiminden de anlaşılabileceği gibi Staz'ın abisidir. İlginç olan ise bir anti-kahraman olmasıdır.Evet,bir anti-kahraman.Belki de bu animeyi ilginç kılan da kendisidir ha ?

Değinmem gerek Wolf,Liz ve belki Yoshida(komedi unsurunun ta kendisi) var ama onlara değinmeyeceğim çünkü hikayeye gerçekten katkısı olan karakterleri anlatıyorum burada.

3-NOTLANDIRMA

İşte geldik son noktaya her şeyin belirtilip kimsenin gözünün yaşına bakmadan notumu verdiğim yere.
İlk önce pozitif yerler olarak sevilesi karakterler,sıkmayan yılan hikayesine bağlmayan hikaye ve Staz bu kadar.
Negatif olarak ise: Yarım kalan hikaye,kalitesiz yapım,önceden söylediğim gibi otaku vampir olayına değinilmemesi ve en kötüsü bomboş resmen öylesine koyulmuş aksiyon.

Bu kadar yerdikten sonra yüksek vermek olmaz ama sırf göndermeler ve Staz için biraz yükseltebilirim.

NOTUM : 7.4

Umarım bu acele anime incelemesini beğenmişsinizdir.
Uzun süredir inceleme yazmadığımın farkındayım ve ne kısa zamanda daha fazla yamaya çalışacağım. sadece inceleme değil de farkı konseptler belki de...
HOŞÇAKALIN!






Share:

13 Mayıs 2016 Cuma

DİZİ REHBERİ BÖLÜM 3:DAREDEVIL!

Dizi Rehberinin yeni bölümünde bu sefer Daredevil ile karşınızdayız.Netflix'in 2014 yılında Marvel'dan birkaç karakter satın alıp da dizisini çekeceğini duyduğumuzda önce heyecanlı daha sonra ise temkinli bir şekilde yaklaşmıştık olaya.Bunun en büyük sebebi ise 2003'teki Ben Affleck,Jennifer Garner ve Micheal Clarke Duncan (Huzur içinde yatsın) gibi ünlü isimleri kadrosunda bulundurmasına rağmen berbat denebilecek kadar kötü bir film uyarlamasına sahip olması olsa gerek.Ama size net bir şey söyleyebilirim ki Ben Affleck ne kadar kötü oynadıysa Charlie Cox o kadar iyi oynuyor rolü.


Dizi 2 sezona sahip ve iki birbirinden iyi sezon var dizide.Bilmeyenler için origin hikayeyi şöyle anlatalım.Babası Jonathan Murdock bir boks mücadelesinde kaybetmesi gereken bir maçta kazandığı için Kingin tarafından öldürülen Matt Murdock,gözlerine radyoaktif madde teması sonucu kör olunca üstün duyulara sahip olur.Gözlerini kullanamasa da diğer hisleri normal bir insandan çok daha gelişmiştir. Matt Murdock bunun üzerine babası gibi birçok dövüş sanatında ustalaşmıştır ve kendini geliştirmiştir.Daha sonra ise Hukuk Fakültesi'nden mezun olarak avukatlığa başlamıştır.Matt arkadaşı Foggy Nelson ile birlikte bir avukat bürosu açıp sabahları haklı insanların hakkını savunurken akşamları suçla mücadele etmektedir.Haksız yere bir cinayetle suçlanan Karen Page'i durumundan kurtarmıştır İlk sezonda daha çok kimliğini nasıl saklayabileceğini ve  babasının katilini bulmakla uğraşan Matt Murdock sonunda hedefini bulur ve peşine takılır ancak şöyle bir durum vardır ki babasının katili Kingpin'dir.Dizide en çok övgüyü hakeden şeylerden biri de Vincent D'Onofrio'nun mükemmel Kingpin'i kesinlikle övgünün hepsini hakediyor.Bunun dışında dizinin dövüş sekansları da ayrı bir göz doldurucu.Özellikle tüm sahnelerde tükenerek bitme meselesini çok iyi veriyor.Sıradan bir insan dövüşürken nasıl tükenir bunu en güzel gösteren örneklerden biri Daredevil.Özellikle dizinin ilk sezonunda bir koridor sahnesi var ki,inanın en iyi dövüş sekanslarından biri olabilir.


Dizinin 2.sezonu ise geçtiğimiz aylarda Netfix tarafından yayınlandı ve şunu söylemeliyim ki "İlk sezonun altında kalınmamış"hatta ve hatta üstünde bile diyebilirim.Bir kere Daredevil o meşhur kırmızı Hells Kitchen Şeytanı ünvanını aldığı kostümü giyiyor.İşin içine Daredvil'ın dinsel bakımda ne kadar farklı düşüncelere sahip olduğunu görüyorsunuz ve en önemli etkenler ise Punisher,Elektra ve Hand.John Bernthal görmüş olabileceğiniz en iyi Punisher.İzlediğiniz 3 Punisher filmini de unutun bir kere o bakışlarda bile ailesini kaybeden bir adamın hüznü ile beraber öfkesini görüyorsunuz.Punisher ve Daredevil'ın birbirinin tam tersi zihinlere sahip olmaları da çok etkileyici.Bir de hikayeye Killing Joke havasından yürüyorlar işte tam o anda gözleriniz doluyor."Hells Kitchen'da kaç iyi adam kaldı lan diyorsunuz".Elodie Yung'un müthiş Elektra'sı da denklemin bir ucuna yazılınca zaten dizi ne diyeyim bir şölen efendim,bir sanat eseri,bir cümbüş yahu!Bunun üstüne bir de ilk sezondaki koridor sahnesinin daha iyisini çekeceğiz diye fıstık gibi de bir merdiven dövüş sahnesi koymuşlar o da ayrı bir mükemmeliyet içeriyor.Bir de ha Punisher'ın hapishane dövüşü var.Yahu daha ne kadar öveyim?Dizi şu an 2 sezon 26 bölümden ibaret ve sizi bekliyor.Gidin.İzleyin.İzlettirin efendim.Bir sonraki yazımıza kadar da kendinize iyi bakın.






Bu o çok övdüğümüz koridor dövüşü;




Bu da diğer övdüğümüz merdiven dövüşü;





Bu da John Bernthal'ın akıllardan silinmeyecek Punisher'ından hapishane kaçışı;







Share:

DİZİ GÜNDEMİNDE NELER OLUYOR? HANGİ DİZİ KANAL DEĞİŞTİRDİ,HANGİ PROJELER İPTAL OLDU ?

Günümüzde pek çok çizgi roman uyarlaması film,animasyon ve dizi bulunmakta.Ama bunların kaçı gerçekten başarılı sayılabilecek nitelikte.Marvel dizi evrenini Netflix ve ABC kanallarıyla büyütürken DC ise kendisine bir dizi evreni kurmaya çalışıyor.Bu yüzden bugün gelen haber bizi çok da şaşırtmadı doğrusu.Supergirl dizisi artık resmi olarak CW kanalında hayırlı olsun(!)


Öncelikle bunun benim gözümden en kötü yanı kötü görsel efektler,daha az maddi kaynak,kötü senaryo.Bu sonuncusuna değinecek olursak CW tüm dizilerine aşk ve entrika olaylarını koymayı seviyor gibi.Gerek Flash'in gerekse Green Arrow'un bu sezonki başarısız gidişleri CW'yi endişelendiriyor.Supergirl'ü aynı evrene katmak onlar için mantıklı görülebilir ama CBS kendi kanalındaki dizilere inanılmaz bir bütçe ayırırken CW bunu yapmıyor.Zaten Supergirl X Flash denklemini denedikleri "World's Finest" bölümü de kaymak gibi bir bölümdü.Ancak orada şunu gördük ki Supergirl çok daha farklı bir evrende geçiyor.Bunu o zaman Earth 3 diye tanımlamışlardı.Şimdi ise neler söyleyecekler bunun hakkında bilinmez.


Bir diğer haber ise Marvel cephesinden geldi.ABC kanalının yapımcılığını üstlendiği ve 2 sezon devam eden Agent Carter dizisi iptal edildi.Biz buna zaten muhtemel olarak bakıyorduk çünkü bildiğiniz üzere Agents Of Shield ara verdiğinde yerine geçen ve onun ratingini yakalamak için uğraşan bir diziydi Agent Carter.İlk sezon gayet güzel olmasına karşın ikinci sezon biraz sönük kaldı ve insanlar da gitgide diziden soğumaya başladı.Bu yüzden Agents Of Shield ara verdiğinde arayı doldurmak amacıyla Marvel's Most Wanted dizisinin çekileceği duyurulmuştu ancak ne yazık ki o da henüz başlamadan ABC tarafından iptal edildi.Ne diyelim hayırlısı olsun severdik Peggy teyzeyi!


Bunun yanında DC'nin Vertigo tarafından diziye uyarlanacak dizisi Preacher da AMC tarafından gümbür gümbür duyuruluyor.Preacher dizisi de 22 Mayıs'ta Amerika'da Premierini yapacak.




Share:

7 Mayıs 2016 Cumartesi

CAPTAIN AMERICA:CIVIL WAR İNCELEMESİ!

Bildiğiniz üzere Civil War 6 Mayıs'ta kendini ekranlara gösterdi.Biz de 1 gün bekleyerek film ile ilgili görüşlerimizi belirtmek istedik.1 gün bekleme sebebimiz ise filmi detaylıca incelemek ve 1.gün gidemeyen insanların ertesi gün gideceğini hesaba katarak detaylı bir inceleme yapmaktı.Şimdi öncelikle film gerçekten çok güzel gitmeyenlerin çok şey kaçıracağı bir film.İçinde bolca aksiyon,mizah ve dramı aynı anda bulunduruyor olması da ayrı bir güzellik bence.Bütün karakterler ellerinden gelenin en iyisini yapmışlar.Kesinlikle aceleye gelmiş görünmüyor ve bunun yanı sıra havalimanı dövüş sahnesi benim gözümde gelmiş geçmiş en iyi dövüş sekansı.Bir de Daredevil'ın o merdiven ve koridor sekansları var.Buraya kadar gelip de filmi izlemediyseniz birazdan okuyacaklarınız sizin için spoiler içermektedir.Filmi izlemediyseniz hızlıca uzaklaşın ya da kaderinize razı olun!

Film kendini 1991'de başlatıyor ve bize Bucky'nin nasıl Winter Soldier'a dönüştüğünü gösteriyor.Açıkçası bu benim için gerçekten hoş bir sekans çünkü uzatma yok,zorlama yok,her şey yerli yerinde ve yeterli.Bir kitap var oradan birkaç kelime okunuyor ve Winter Soldier da o kişiye itaat ediyor.Sanırım bu içine yerleştirdikleri bir cihazla ilgili ve kelimeler onu etki haline alıyor.Film bu şekilde Captain America:Winter Soldier'ın temellerini iyice sağlamlaştırırken diğer tarafta Avengers görevde.Avengers dediysem bu mesele çok farklı çünkü Captain,Scarlet Witch,Falcon ve Black Widow Nijerya'da Crossbones'un peşindeler.Aksiyon sahneleri harika gidiyor.Ama özel olarak değinmem gereken bir konu varsa o da zaten Black Widow'un mükemmel aksiyon sahneleri.Orada Cap ve Scarlet olsun ya da Falcon olsun neyse de Black Widow bayağı sahne çalıyor.Crossbones ile Yüzbaşı'nın dövüş sekansı sırasında Yüzbaşı Crossbones'u yakalıyor ve onu konuşturmaya çalışıyor.O sırada Crossbones Bucky hakkında bahsedince zaten Cap'in de dediği gibi 16 yaşındaki Brooklyn'li çocuk oluyor birden Cap ve duyguları yüzünden Crossbones kendini patlatıyor.O sırada Wanda'nın Crossbones'un etrafınını kalkan ile kapatıp patlamayı içine sıkıştırması da çok hoş ve daha fazla dayanamayıp Crossbones'u fırlatıyor havaya.Bu da o binadaki insanların ölümüne yol açıyor.Tabi halk ilk Avengers döneminden Ultron dönemine kadar çok şey yaşayınca Wanda'nın da yaptığı bardağı taşıran son damlalardan biri oluyor.Damlalardan biri diyorum çünkü ileride bu konudan bahsedeceğim.

Burada bu olaylar yaşanırken Tony Stark ise bir grup öğrenciye yeni teknolojisi hakkında bilgi veriyor ve hatıralarını simülasyon haline getiriyor.Ben burada Robert Downey'i gerçekten kutlamak istiyorum çünkü bu yaşına rağmen kendi gençliğini kusursuz oynamış.Babası ve annesinin ölmeden önceki son anlarını simülasyon  ile gösterirken zaten yüzünden ailesine verdiği önem ve onları kaybetmenin acı olduğu görülüyor.Derken derken Tony Stark lavaboya gitmek için bir koridorda iken oğlunu Sokovia'da kaybeden bir kadın onu durduruyor ve oğlunun ölümünden dolayı Tony'yi suçluyor.Sokovia'daki olayları hatırladığımız ilk sahne burası ve Tony Stark bundan oldukça etkileniyor.Wanda'nın yaptıklarından sonra zaten bu da olayın tuzu biberi oluyor.Buradan sonrası beni zaten etkiledi ve General Ross'un da Avengers'ı toplayıp da BM tarafından kabul edilen Sokovia Accords'u kahramanlara imzalatmak istemesi de oldukça doğaldı.Tony olayı duygusal açıdan ve özellikle Pepper yüzünden imzalamak istese de Captain ya yapmak istemediğimiz bir şey için bizi kullanırlarsa deyip karşı çıktı.İşte ufak çatışmalar buradan başlıyor ama asıl olay çok farklı yerlere gidiyor.Bunun yanı sıra tüm kahramanlar yasayı imzalamak istemiyor ama Avengers'ı temsilen Natasha orada bulunuyor.O sırada T'Chala ve T'Chaka'yı ilk defa görüyoruz ve T'Chaka'yı bu son görüşümüz oluyor.bombalı bir saldırı yüzünden T'Chaka oğlunun kollarında hayatını kaybediyor ve sızdırılan bir fotoğrafta bunu Bucky'nin üstüne yıkıyorlar.Bu yüzden Bucky iyice aranmaya başlıyor.Film boyunca birçok değiştiriyoruz.Bucky'yi bulduğumuz zaman Bucky bu işleri kendisinin yapmadığını söylüyor ve Captain America da onun yanında yer alınca  zaten anlaşmayı kabul etmedi üstüne de dünyanın en çok aranan teröristi ile birlik oluyor.Bu da ayrı bir suç.Black Panther'in olaya girdiği ilk yer de bu sahneler ki buradaki aksiyonlar da çok göz doldurucu nitelikte.Black Panther'ın da babasının intikamını almak istemesinden dolayı olaylara dahil olduğunu düşünürsek çok mantıklı sebeplerle kavga başlıyor.Burada bahsetmek istediğim asıl diğer konu ise Baron Zemo kendisi Avengers'ı yok etmek istiyor ama bunu kaba kuvvet değil de politik bir şekilde yapması çok tatlı detaylardan biri.Özellikle bu iş için Winter Soldier'ı kullanması da işin bir başka güzel yanı dediğim gibi kitabı Hydra mensubu birinden alıyor ama işkence ile.Yani Baron Zemo düşündüğümüz gibi Hydra yanlısı çıkmıyor ve tak tam ters köşeye yatırıyor bizi burada film.Baron Zemo'nun hikayesi klişe de olsa yani filmin ilerleyen kısmındaki performansı bize Marvel'ın kötü adam eksikliğinin ağzımızda bıraktığı kekremsi tadı silmekte yardımcı oluyor çünkü eski bir asker,sıradan bir insan ailesini kaybedince ne yapabilir görmüş oluyoruz.


Savaşın başlayacağı artık kesin ve bu yüzden iki taraf da olabildiğince kahramanı kendi tarafına almak istiyor.Captain kendi tarafına Hawkeye'ı alıyor ve Scarlet'i kurtarması için onu gönderiyor.Vision'ın engel olmaya çalışması sonucu orada ufak bir aksiyon başlıyor.Wanda'nın önce pişmanlık duyuşu ama sonradan ise Vision'ı etkisiz hale getirişi mükemmel sahne ve film boyunca bu ikiliyi duygusal bir bağda gördüğümüz içnin birden Scarlet Witch'in Vision'ı yerin en dibine kadar göndermesi herkesi şaşırtıyor ve Scarlet Witch'in artık MCU'da değerinin iyice arttığını da görmüş oluyoruz.Falcon ve Bucky Barnes'ın atışmaları oldukça neşeli ve tatlı olmuş bence.Ayrıca Sharon Carter'ın Peggy'nin yaptığı konuşma da Yüzbaşıyı oldukça etkiliyor.Saçma bulduğum kısım ikilinin gereksiz yere bir duygusal bağa girmesi öldü.Ulan kızın teyzesi öldü hemen yeğenine yavşanır mı ?Ama her şeyin ötesinde o Vosvos sahnesi de bir hayli tatlı.Ant Man'in Captain'ı ilk gördüğü an da öyle.Steve gerçekten Bucky'nin masumlğuna inanıyor ve onu korumaya çalışıyor.Ama son saldırıdan sonra herkes Winter Soldier'dan şüpheleniyor.Oysa ki Baron Zemo orada işini öyle bir yapıyor ki!


Bu sırada Tony de durmuyor ve o da takımına Queens'te yaşayan fakir ama oldukça nerd bir insanı katmak istiyor.Spider Man buradaki konuşmalar öylesine hoş ve eğlenceli ki.Gerçekten Tom Holland şu zamana kadar gördüğünüz en iyi Peter Parker.Tony aslında para karşılığı Spidey'yi takıma alıyor.Peter da Tony'ye baya hayran ve onun tarafında olmak çok mükemmel bir şey onun için.Bunun yanında Black Panther'ın sebebi zaten belli.Black Widow ilginç bir şekilde Iron Man'in tarafında.Tony'nin en yakın dostu War Machine ve eski JARVIS'imiz Vision da Iron Man'in tarafındalar.Aslında savaş olmasının sebebi de o aslında daha fazla Winter Soldier varmış da Baron Zemo onları kullanacakmış meselesi sonucu Captain onları durdurmak zorunda ama Bucky'yi de yanında götürmek zorunda bir ama daha Tony'den yardım isteyemez çünkü Bucky var ve ona inanmaz.Bu bence dünyanın en klişe lafını mükemmel hale getirip filmde hiç sırıtmamasını sağlamak.Diğer takım üyeleri işte Iron Man'in takımını oyalarken Bucky ve Steve de oradan kaçacaklar ve Zemo'yu durduracaklar ama orada öyle bir savaş oluyor ki.Yine söylüyorum süper kahraman filmlerinin en güzel dövüş sekanslarından biri hatta ve hatta en güzeli.Aynı anda herkes biri ile savaşıyor ve bu hiç kalabalık durmuyor.Bu kadar karakteri öyle iyi yedirmişler ki aksiyonda hiçbiri kötü durmuyor.Spider Man o aksiyon sahnelerinde rahat bir 20 dakika var ama kendisini tüm karakterlere karşı görüyoruz.Herkesle inatlaşıyor herkese laf atıyor ama her şeyden önce de şaşkın.İlk defa gördüğü birçok şey var.Özellikle Captain ile atışması da ya çok tatlı sekanslar var içinde.Captain'a olan saygısını hiç kaybetmiyor girişte selamını veriyor çıkışta selamını veriyor.Bunun yanında o havalimanı sahnesine de baya baya mizah katıyor ve gerçekten sırıtma değil sesli güldürüyor sizi.


Diğer bir mizah unsuru da Ant Man.Yeni adı ile Giant Man!Cidden filmde bu meseleye girmiş olmaları takdir edilesi bir şey önce Iron Man'in zırhının içine girip zarar vermesi daha sonra da War Machine'in ayağından tutup Giant Man'e dönüşmesi filmin en güzel Scott Lang anlarıydı.Bir de Spider Man onu durdurmaya çalışırken çok tatlı bir gönderme koyuyor oraya Star Wars'la ilgili Episode 5:Empire Strikes Back'de bir sahne vardı AT-AT'ye karşı savaşıyordu bunlar falan deyişi bana içimden abi Disney iyi ki Star Wars'ı satın almış dedirtti.Film böyle esprili ama çok kaliteli dövüş kareografileri ile devam ederken Falcon Rhodes'un peşinden uçuyor ve onu yakalamaya çalışıyor.Tony de baya sinirli ve Vision'a Falcon'u vurmasını söylüyor ama Vision yanlışlıkla Rhodes'u vuruyor ve o düşmeye başlıyor.Burada Vision'un bu hatayı yapmasının en büyük nedeni ise Scarlet Witch'e olan duyguları onun aklını karıştırıyor.Rhodes'un düşmesi de çok etkileyici bence tam on ikiden savaşın ne tür zararları olabileceğini gösterir nitelikte bir atış yapıyor.Falcon'un özür dilemesinden sonra Iron Man'in ufak bir Repulsor atışı da dostlarına ne kadar önem verdiğini gösteriyor.Başta da dediğim gibi Scarlet Witch bu filmde büyük bir role sahip.Bu sahnede de Vision gibi güçlü bir varlığı bile ne şekilde olursa olsun etkileyebileceğini gösteriyor.Zaten film boyu da Scarlet ile Vision arasında bir bağ var.Rhodes düştükten sonra Tony hemen hayati değerleri ölçüyor ve Rhodos yaşıyor.Ama hemen sonraki sahnede onun felç kaldığını öğreniyoruz ve bu az önce yaratması gereken etkiyi yaratıyor.Ve Tony'nin Peter'a eve git yoksa halanı ararım demesi de oldukça güzel bir andı.Bunun dışında Bucky ve Steve diğer Super Soldierları ve Zemo'yu bulmaya giderken Ross tarafından yasa karşıtı tüm kahramanlar denizin ortasında bir hapishaneye kilitleniyor ve Tony asıl gerçeği öğreniyor.Hapishaneye girdiğinde tüm Avengers'ın ona karşı dedikleri ve ondan nefret ettiklerini söylemeleri de duruma göre hoş bir tespit.İşte bundan sonraki esas olay zinciri de şu ki Tony her şeyin Zemo'nun planı olduğunu öğreniyor ve bunu Falcon'la konuşuyor.Tony bir kez daha arkadaşına yardım için Sibirya'ya gidiyor.Bu sırada Tony Steve ile konuşurken de Bucky'nin silahı Tony'den çekmemesi de ayrı bir detay.Baron Zemo'yu buldukları zaman 5 super soldier'ın da öldürülmüş olduğunu görüyoruz ve Zemo en iyi yaptığı şeyi yapıyor.Avengers'ın içine giriyor.Filmin başında gördüğümüz sahneyi görüyoruz ve Bucky Tony Stark'ın anne babasını öldürüyor.Tony de bunu görünce Bucky'yi öldürmeye çalışıyor tabi Steve de Bucky'nin tarafında yer alıyor işte o müthiş dövüş koreografileri bu sahnede.Tebrik etmek istediğim diğer bir şey ise birçok an çizgi romandan direkt filme aktarılmış karelerden oluşuyor.Zemo'yu ölümden kurtaran Black Panther da intikam da vazgeçiyor.Bu da çok önemli bir detay gerçekten.


Bir de Tony'yi de Steve'i de hiç olmadığı kadar sinirli görüyoruz.Tony'nin Bucky'nin kolunu kopartışı olsun ve de özellikle o son sahnede Captain'ın Iron Man'i öldürürcesine dövmesi gibi sahneler karakterlerin agresifliğini yansıtıyor.Ama her şeye rağmen Steve Tony'yi öldürmeyip kalkanı Ark Reaktörüne saplıyor ve zırhı devre dışı bırakıyor.O sırada birbirlerinin yüzüne ağlamaklı bir şekilde bakıyorlar ve arkadan da gelen müthiş müzikle efsanevi repliği söylüyor Tony "O kalkanı sen haketmiyorsun,onu babam yaptı!"Bu sahneden sonra tüm sesler kesiliyor ve Steve kalkanını yere bırakıyor.Sonra Bucky ile kol kola çıkıyorlar.Filmin sonunda Steve'in kargo ile bir mektup ve eski bir telefon bırakması da ayrı bir duygusal anı yaşatıyor.Kargoyu getiren kişi de Stan Lee bu arada.Steve'in son sözleri ise " Ne zaman bize ihtiyacın olursa olsun ne zaman bizi istersen o zaman oradayız.Onlar senin arkadaşların Tony." İşte bu söz de aslında kavga etmek istemediklerini bize yansıtmış.Son sahneye göre ise hapishanedeki herkes yerde Sam Wilson'un karşısına Steve çıkıyor ve birbirlerine gülüyorlar.Bu da aslında bir çeşit teoriyi doğrular nitelikte.İki tane Avengers var şu anda birisi Tony'nin tarafındaki resmi Avengers ya da New Avengers diğeri ise Steve'in tarafındaki Secret Avengers olabilir.After Credits de iki tane bu arada ilkinde Wakanda'dayız ve T'Chala ile Steve konuşuyor.O sırada da Bucky var kolu hala kesik.Kendini uykuya sokmalarını istiyor.Black Panther da Steve ve Bucky ile aralarını düzeltmiş.O sırada Steve onu kimsenin bulmaması gerektiğini söylüyor ve T'Chala burada kimse bulamaz diyor.Kamera da Wakanda'yı ve Black Panther heykelini süzdükten sonra ikinci Credits sonra da diğer After Credits'e geçiyor.Peter Parker odasında Tony'nin verdiği Web Shooter ile oynarken Spider Signal çıkıyor ve May Hala gelince de onu saklıyor.Bu da ilk defa o sinyali göreceğiz anlamına geliyor.


Genel olarak filmi çok beğendim ve benim gözümde en iyi çizgi roman filmleri arasında ilk üçe yerleşti.Eksikleri yok muydu ?İlla ki vardı ama hiç göze batmıyordu.Avengers filmlerinden daha iyi bir Avengers filmi olduğunu kesinlikle söyleyebilirim ve film boyunca politik olayların çoğunluğu da olaya inanılmaz derecde gerçekçi bir hava katmış.Umarız ki Marvel bundan sonra da bu şekilde başarılı filmlere devam eder ve biz de seyirciler bunun tadını iyice alırız.Bakalım filmin Agents Of Shield dizisine ne tür etkileri olacak MCU nasıl devam edecek son olarak filmdeki beni en çok etkileyen karakterleri sıralamak istiyorum.
1)Spider Man
2)Black Panther
3)Ant Man
4)Captain America
5)Iron Man 
6)Scarlet Witch
7)Black Widow
8)Vision
9)Falcon
10)Winter Soldier
11)War Machine
12)Agent 13
13)Hawkeye

Bir sonraki yazımızda görüşene dek hoşçakalın.







Share: